Almanca öğrenirken en kafa karıştıran konulardan biri akkusativ konusudur. Bu yazida almanca akkusativ alan fiiller ve örnek cümleler göreceksiniz.
Göz atın: Almanca Dativ Alan Fiiller
Almanca’da bazı fiiller, cümlenin nesnesine yönelik olarak dativ (belirli bir durumu, konumu veya kişiyi gösteren bir gramatik durum) hâl alır.
Almanca’da bazı fiiller, cümlenin nesnesine yönelik olarak akkusatif (Almanca’da “Akkusativ” olarak adlandırılır) hâl alır.
İşte bazı Akkusativ alan fiiller ve örnekleri:
- lesen (okumak):
- Örnek: Ich lese einen interessanten Artikel. (Ilginç bir makale okuyorum.)
- sehen (görmek):
- Örnek: Er sieht einen Film im Kino. (Sinemada bir film görüyor.)
- haben (sahip olmak):
- Örnek: Ich habe ein neues Auto. (Yeni bir arabam var.)
- mögen (hoşlanmak):
- Örnek: Sie mag einen starken Kaffee. (Güçlü bir kahve seviyor.)
- essen (yemek):
- Örnek: Wir essen eine leckere Pizza. (Lezzetli bir pizza yiyoruz.)
- trinken (içmek):
- Örnek: Er trinkt einen frischen Orangensaft. (Taze portakal suyu içiyor.)
- kaufen (almak, satın almak):
- Örnek: Sie kauft ein neues Kleid. (Yeni bir elbise alıyor.)
- nehmen (almak):
- Örnek: Kannst du bitte den Schlüssel nehmen? (Lütfen anahtarı alabilir misin?)
- sehen (izlemek):
- Örnek: Wir sehen einen interessanten Film. (Ilginç bir film izliyoruz.)
- suchen (aramak):
- Örnek: Ich suche einen verlorenen Schlüssel. (Kaybolan bir anahtar arıyorum.)
- hören (duymak):
- Örnek: Ich höre einen lauten Knall. (Yüksek bir patırtı duyuyorum.)
- besuchen (ziyaret etmek):
- Örnek: Wir besuchen einen Freund. (Bir arkadaşı ziyaret ediyoruz.)
- lieben (sevmek):
- Örnek: Sie liebt einen romantischen Film. (Romantik bir filmi seviyor.)
- schreiben (yazmak):
- Örnek: Er schreibt einen Brief. (Mektup yazıyor.)
- kennen (bilmek, tanımak):
- Örnek: Ich kenne einen guten Restaurant. (İyi bir restoranı biliyorum.)
- finden (bulmak):
- Örnek: Wir finden einen interessanten Artikel. (Ilginç bir makale buluyoruz.)
- warten (beklemek):
- Örnek: Ich warte einen Moment. (Bir an bekliyorum.)
- verstehen (anlamak):
- Örnek: Kannst du einen Witz verstehen? (Bir şaka anlayabilir misin?)
- lernen (öğrenmek):
- Örnek: Sie lernt einen neuen Tanz. (Yeni bir dans öğreniyor.)
- brauchen (ihtiyaç duymak):
- Örnek: Ich brauche einen Stift. (Bir kalemime ihtiyacım var.)
- verlieren (kaybetmek):
- Örnek: Er verliert einen Schlüssel. (Bir anahtar kaybediyor.)
- besitzen (sahip olmak):
- Örnek: Sie besitzt einen alten Fotoapparat. (Eski bir fotoğraf makinesine sahip.)
- probieren (denemek):
- Örnek: Kannst du einen Bissen probieren? (Bir lokma deneyebilir misin?)
- kochen (pişirmek):
- Örnek: Sie kocht einen leckeren Eintopf. (Lezzetli bir güveç pişiriyor.)
- wählen (seçmek):
- Örnek: Ich wähle einen neuen Präsidenten. (Yeni bir başkan seçiyorum.)
- bezahlen (ödemek):
- Örnek: Wir bezahlen einen Kaffee. (Bir kahve ödüyoruz.)
- kennenlernen (tanışmak):
- Örnek: Ich möchte einen neuen Freund kennenlernen. (Yeni bir arkadaş tanımak istiyorum.)
- buchen (rezervasyon yapmak):
- Örnek: Wir buchen einen Tisch im Restaurant. (Restoranda bir masa rezervasyonu yapıyoruz.)
- auswählen (seçmek):
- Örnek: Du kannst einen Film auswählen. (Bir film seçebilirsin.)
- planen (planlamak):
- Örnek: Wir planen einen Urlaub in Europa. (Avrupa’da bir tatil planlıyoruz.)
Bu örneklerde görüldüğü gibi, Akkusativ hâli alan fiiller genellikle bir eylemin doğrudan bir nesneye yönelik olduğunu ifade eder.
Almanca Akkusativ Konusu Özet
Almanca dilbilgisinde, akkusatif durumu (Akkusativ), bir cümlenin içindeki bir ismin veya zamirin görevini belirtmek için kullanılan dört dilbilgisi durumundan biridir. Akkusatif durumu, genellikle doğrudan nesneyi ifade eder ve bir fiilin doğrudan etkilediği kişiyi veya şeyi göstermek için kullanılır.
İşte Almanca’daki akkusatif durumu hakkında bazı temel noktalar:
- Doğrudan Nesneler: Akkusatif durumu, bir cümledeki doğrudan nesne için kullanılır. Doğrudan nesne, fiilin etkilediği kişi veya şeyi doğrudan gösterir.
- Belirli Tanımlık (Bestimmte Artikel): Akkusatif durumda belirli tanımlıklar, eril cinsiyette değişir. “Der” “den” halini alır.
- Örnek: Ich sehe den Mann. (Adamı görüyorum.)
- Belirsiz Tanımlık (Unbestimmte Artikel): Akkusatif durumda belirsiz tanımlıklar, hem eril hem de nötr cinsiyetler için değişir. “Ein” eril için “einen,” nötr için ise “ein” a dönüşür.
- Örnek: Ich habe einen Hund. (Bir köpeğim var.)
- Kişisel Zamirler (Persönliche Pronomen): Akkusatif kişisel zamirler şunları içerir: “mich” (beni), “dich” (seni), “ihn” (onu), “sie” (onu/ona), “es” (onu/ona – nesneler için), “uns” (bizi), “euch” (sizi, çoğul), ve “sie” (onları).
- Örnek: Sie sieht mich. (Beni görüyor.)
- Akkusatif Edatlar: Almanca’da bazı edatlar her zaman akkusatif durumunu alır. Bazı yaygın akkusatif edatları arasında “durch” (tarafından), “für” (için), “gegen” (karşı), “ohne” (olmadan), ve “um” (etrafında) bulunur.
- Örnek: Er kämpft gegen den Feind. (Düşmana karşı savaşıyor.)
Akkusativ durumunu anlamak, Almanca’da dilbilgisi açısından doğru cümleler kurmak için önemlidir, özellikle doğrudan nesneler, tanımlıklar, zamirler ve belirli edatlarla ilgili durumlarla uğraşırken.